İçerik mi kral sosyal medya mı?
Bill Gates, 1996’da “Content is king” yani içerik kraldır sözünü söylediği zaman ki interneti John Locke’un boş levhasına [tabula rasa] benzetirsek yanlış yapmış olmayız. O dönemde internette üretilen içeriğin boyutu düşünüldüğünde bir blog yazarının düşünceleri bile kral olabilirdi.
Bugün dev kütüphaneler, ansiklopediler, el yazması eserler, broşürler, dergiler, kitapçıklar, makaleler, tanıtımlar, ürün içerikleri, sosyal medya ile birlikte insan yaşamında yer alan herşey internet ortamına taşınmış durumda. Birbirine benzer yazılar, kopyala-yapıştır içerikler o kadar çok yayıldı ki internette orjinal içerik hangisi bulamaz hale geldik.
“Herkesin birbirine benzediği yerde hiçkimse yok demektir” Fransız tarihçi Foucault
Herkesin içerik ürettiği yerde hiç içerik yok diyemeyiz belki ancak herkesin birbirine benzer içerik ürettiği yerde kaliteli içerik yok diyebiliriz. Kaliteli içeriğin ölçüsünü sadece verilerle konuşarak, uzmanı olduğu alanda yazarak belirleyemiz.
“Veriler olmadan, siz de ‘sadece fikri olan’ bir başka kişisiniz”
W. Edwards Deming
Sosyal medya ve mobil devrimi
Verilerin başımızın üstünde yeri var eyvallah. Ancak özgün fikri ve üslûbu olan kişi de farklı kişidir. Bunun için blog yazarlığı, medium, wattpad vb girişimler önemli. Sosyal medya ve mobil devrimi sonrası içeriğin gardı tamamen düşse de hızlı tüketim karşısında direnmektedir. İçerik prangalardan kurtulup krallığını ilan ettiği gün belki de biz interneti gerçekten kullanıyor olacağız.
Sosyal medya ile son sürat devam eden hızlı tüketim çılgınlığı içeriği tamamen öldürmeden onu eski günlerine döndürmek gerek. Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Dijital Teknoloji Blogu sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.