Geçmişten bugüne en iyi oyunlar

Oyunların tarihine geçmeden önce kısaca oyun sektörü ile ilgili bir durum tespiti yapmak yerinde olacaktır.

Hatırlanacağı gibi Türk internet tarihinin en yüksek bütçeli satışı oyun sektöründe yaşanmış, Zynga Türk oyun şirketi Peak Games’i 1.8 milyar dolara satın almıştı. 1998 yılı ve 2000’li yıllar oyun sektörünün en iddialı yılları oldu. 2010’dan sonra oyun sektörü açısından resmen bir devrim yaşandı. Artık oyun firmaları, oyun yazılım şirketleri, oyun startupları, oyun girişimleri tüm dünyada en çok değer gören yatırım alan sektörler arasında. Şüphesiz bunda hedef kitlesinin büyüklüğü, pazar payı, stüdyo, yazılım ve teknoloji maliyetlerinin yüksekliği gibi sebepler önemli rol oynuyor.

Online oyun tarihinden bahsetmeden önce bu sektörün asıl temeli olan Video oyun ve internetin tarihinden de biraz bahsetmek gerekiyor.

Video oyun denince tabiki akla ilk gelen ABD oluyor. Ne kadar avrupa ve japonyanın da sonraları çok büyük katkıları olmuş olsada amerika hem tarihi hem öncülüğü hemde oyun sektörünün gelişimi bakımından her daim sahne ışıkları altındaki yerini korumuştur. ABD bütün bu başarısınıda Massachusetts Institute of Technology üniversitesine borçludur. Bakın bu çok önemli Massachusetts Institute of Technology üniversitesi yani kısa adıyla MİT, anlatıcaklarımın arasında bu üniversite ve öğrencilerinin adı çok geçecek. Şuanki oyun ve internet sektörünün bütün keşfi ve gelişimini bu üniversiteye borçluyuz.

Video Oyunlarının Keşfi

Video oyun sektörü  tam anlamıyla 1970 lerin başında başlıyor, fakat asıl geliştirme ve ortaya çıkış dönemleri sizi biraz şaşırtabilir belki ama taaa 1950 lere dayanmaktadır. 1959-1961 yılları arasında, Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’ndeki (MIT) TX-0 makinelerinde bir dizi grafik tabanlı program yazılıyor. Programlardan biri.

• Mouse in the Maze: Oyuncuların (bazı versiyonlarda Işık kalemi vasıtasıyla) labirent duvarlarını ve bir parça peyniri yerleştirebildiği ve fareyi bıraktıktan sonrada farenin peyniri arayışının izlenebildiği oyundur.Bunlardan bir diğeri ise
• HAX Konsol üzerindeki iki anahtar vasıtasıyla çeşitli görsel şekiller ve seslerin yapılabildiği bir oyundur.Ve son olarak
• Tic-Tac-Toe: Işık kalemi kullanılarak, kullanıcının ekrana (X) ve (O) işaretleri yazdırabildiği oyundur.Çok tanıdık geliyor değilmi işte Oyun tarihinin başlangıçını belirleyen ilk yazılımlar bunlar.

Daha sonraları 1961 yılında, MIT’de aralarında Steve Russell’ın da olduğu bir grup öğrenci o dönemin yeni bilgisayarlarından olan DEC PDP-1 üzerinde çalışan Spacewar adında bir oyun programlanıyor. Bu oyun yazı tabanlı bilgisayar anlayışından ilk grafiksel anlayışa geçilen oyundur.

1966’da Ralph Baer standart televizyonlarda çalışabilen ve türünün ilk örneği olan Corndog adında basit bir video oyunu yaptı. Baer’in yardımıyla, Bill Harrison da ışık tabancasını (light gun) yarattı ve 1967 yılında Bill Rusch ile çeşitli video oyunlar geliştirdi. Ralph Baer geliştirme projelerine devam ettirdi ve 1968 yılında masa tenisi, hedefe ateş etme gibi çeşitli oyunları çalıştırabilen bir prototip tamamlandı

.Ve geldik 70 lere Eylül 1971’de, Stanford Üniversitesi’nde bir öğrenci derneğine Galaxy Game adlı oyun kuruldu. Galaxy Game ilk jetonlu video oyunuydu. Oyun ayrıca DEC PDP-11/20 bilgisayarında çalışan ve vektörel grafikterminali barındaran tek oyundu. 1972’de dörtten sekiz konsola kadar kaldırabilecek şekilde gelişitrildiEvet şimdi Online oyun tarihine ilk adımı atmak için gereken teknoloji, grafik ve yazılımlara sahibiz ama birşey eksik bütün bu yazılımlar gelişirken bununla paralel olarak gelişen birşey daha vardı, oda İNTERNET. özellikle yaşadığımız yüzyılda dünyadaki en önemli şeylerinden biri olan ve biz oyuncuların hayatımızın en büyük parçalarından biri olan internetin icadından da bahsetmeden geçemeyiz.POSTED

İnternetin İcadı

Massachusetts Institute of Technology’den J.C.R Licklider, 1962 yılında bilgisayarların global şebekesini önerdiği ve sosyal etkileşimlerin kayıtlı ilk tanımını yaptığı, “kısa notlar serisi” çalışmasını yayınlamıştır. Aynı yılın sonunda, Licklider ilk başkanı olduğu DARPA’ya girdi.

MIT’den Leonard Kleinrock internet bağlantısının temelini biçimlendirmek için paket anahtarlar teorisini geliştirdi. MIT’den Lavvrence Roberts 1965 yılında çevirmeli Roberts 1966 yılında DARPA’ya katıldı veARPANET için kendi planını hazırladı. Burada ismi geçen ve geçmeyen vizyonerler ilk internetin kurucuları oldular.

1969 yılında ARPA kuruldu ve internet kavramı olarak kullanılmaya başlandı. ARPA başlangıçta 4 ayrı üniversitedeki ana bilgisayarlarla bağlantı halindeydi. Birkaç yıl içinde çok sayıda kurum (çok sayıda araştırma enstitüsü ve üniversite) aşamalı olarak ARPA’ya bağlandı.

Internet, başlangıç aşamalarında bilgisayar uzmanları, bilim insanları ve kütüphaneciler tarafından kullanıldı. Sıradan insanların kullanabileceği kolaylıkta değildi. Bu anlamda, ilk internet bugün kullanılan gibi kolay kullanım olanağı olan kullanıcı dostu değildi. O günlerde, evlerde ve ofislerde bilgisayar yoktu. İnterneti kullanacak kişi kim olursa olsun, karmaşık bir sistemi kullanmayı öğrenmesi gerekiyordu.

1972 yılında, Ray Tomlinson tarafından elektronik posta ARPAnet’e uyumlaştırıldı. Kullanıcı adı ve adresini birleştirmek için, birçok sembol arasından “@” sembolünü seçti. 1972 yılında RFS10 olarak yayınlanmış Telnet protokolü uzaktaki bilgisayara bağlanmayı başardı. 1973 yılında RFS standartlarında yayınlanmış Ftp Protokolü, internet siteleri arasında dosya transferini olanaklı kıldı.

İlk defa Bob Kahn tarafından önerilen TCP/IP mimarisinin bir sonucu olarak, internet 1970’li yıllarda olgunluğa ulaştı. TCP/IP çok sayıda bilgisayar arasında dosya transferi, elektronik posta ve uzaktan bağlanma gibi olanaklar sunan bir internet protokolüdür. TCP/IP yukarıda belirtilen birkaç temel hizmeti verebildiği için başarılı olmuştur. 1983 yılında ABD savunma bakanlığı daha önce kullandığı NCPprotokolü yerine TCP/IP’yi adapte etmiştir.

Şimdi Geldik 1974 yılına. Bu tarihe kadar Online oyunların oluşması için gereken ağ ve yazılım gibi bütün alt yapılar oluştu. Şimdi Online oyun tarihinden bahsetmeye başlayabiliriz.

Online Oyun Tarihi

Nedir bu online oyun çılgınlığı? İnternetin icadı ile başlamış bu oyun çılgınlığının sebebini kim diye sormak istersek eğer bu kişi Steve Colley olurdu. Bu mecera Steve Colley’in yarattığı Maze War isimli oyun ile 1974 yılında başlıyor. Maze War ağ bağlantısı ile oynanabilen ilk FPS oyundu. Ardından oyunu o zamanların “modern interneti” olarak adlandırdıkları ARPAnet ile oynanabilecek seviyeye getirdiler. Maze War ortaya çıktıktan 2 yıl sonra William Crowther tarafından Colossal Cave Adventure isimli yeni bir oyun yapıldı. Advanture ismi ile tanınan bu oyun, bilgisayara çıkmış ilk yazı tabanlı macera oyunuydu. Bu oyunu referans alarak MİT öğrencileri zork’u yarattılar.

Ve yıl 1978,bu yılda oyun sektöründe yapılan devrimin ilk adımı atılıyor ve MUD 1 çıkıyor. MUD1 in olayı aslında zorkun online versiyonudur fakat o zamanlar için bu internet fiyatlarını düşünürsek, bu fikri düşünmek bile cadı oldugunuzu ima edip sizi yakmalarına sebep olmak için yeterli bir neden olabilirdi. Bu olayın arkasındaki üstün zeka Zork’un büyük bir hayranı olan baş cadı Rob Trubshaw tarafından yapıldı. Ve hemen sonrasında Richard Bartle isimli bir öğrenciye devretti ve MUD1’in ARPAnet’e entegrasyonu gerçekleşti. Böylece ilk çok oyunculu zindan oyunu Multi-User Dungeon yani MUD doğmuş oldu.

Mud oyununu 1985 lere kadar geliştirmeye devam etti, Sponsor ve kaynaklar olmaksızın tamamen mud hayranları, sevenleri ve öğrencileri tarafından geliştirilmesi olayın bir başka dramatik boyutuydu. Daha sonra Kesmai diye bir şirket olaya el koyarak Büyük çaplı bir MUD oyunu olan Island Of Kesmai adllı oyunu üretti. Bu oyunda ARPAnet servisi yerine CompuServe sağlayıcısı kullanılıyordu ve abonelerine oyunu ücretsiz verdiler. Ancak CompuServe’in hizmetinin saatlik 6 ve 12 dolar olarak bir servis ücretlendirmesi vardı. İşin en kötü tarafı da buydu.

O zamanlarda Lucas film games diye bir firma vardı bilmem tanıyabildinizmi. MMORPG türünün atası olan MUD oyunlarının ilk grafik destekli varyasyonu olan Habitat’ı yarattı. Habitat’ta benzer bir MUD arayüzü kullanılarak çoğu modern MMORPG halen bulunan mekaniklere yer verildi. Avatar kullanımı, çevirim içi bir topluluk gibi… Ancak Habitat sadece beta olarak var olabildi. 2 yıllık bir gelişme sürecinin ardından Quantum Link tarafından satın alındı ve Commodore 64 için Caribe isimli bir online aksiyon oyununa dönüştürüldü.

Evet şimdiye kadar online oyun tarihi geçmişine hafiften bir göz attık fakat artık bir takım şeyler değişiyor ve bildiğimiz üzere piyasada bir çok türde oyun üretilmektedir. Mesela oyunlar artık FPS, RPG, TPS, Moba gibi dallara ayrılmaktadır. Yavaş Yavaş hem bunların ne oldugundan hemde bunların tarihinden bahsederek geçmişlerine inmeye çalışacağım.

Oyun Türleri

FPS (First Person Shooter)

Fps’nin açılımı başlıktada yazdığı gibi First Person Shooter olarak geçmektedir. Yani birinci kişinin görüş açısından oynanan oyunlardır bu türdeki oyunlarda amaç oyuncuya gerçekçilik yaratıp kendi bakış açısından oynama hissi vermektir. Oyuncu ekanda sadece ellerini ve silahı görür. Bu oyunlara örnek verecek olursak günümüzde de en çok oynanan fps oyunlar; Call Of Duty, Far Cry, Crysis, Counter Strike gibi oyunlardır.

RPG (Role Playing Game)

Rpg açılımı Role Playing Game yani rol yapma oyunu. Bu oyun türünün özelliği ise bir karakter yaratılarak o karakterin eğitiminden tutun giysilerine, özelliklerinden silahına kadar sahip olabileceği yeteneklerini oyunun belirlediği sınırlar içerisinde sizin düzenleyebildiğiniz oyunlardır. Benim kişisel görüşüm ise gerçekte olan hayatınızı mahveden bir oyun türüdür. Bu oyunlara örnek verecek olursak bunlardan şuan en popiler olanlarından birisi World Of WarCraft’tır. Bunların yanında ise çok eski olmasına rağmen hala popilerliğini yitirmemiş olan Knight Online, yine tam anlamıyla rpg unsurları bulundurmasa da (Hack and Slash) bir blizzard oyunu olan diabloya örnek verebiliriz. Hack and Slash nedir diye soracak olursanız, Role Playing Game tarzı oyunun daha az öyküleştirilmiş ya da daha çok aksiyona dökülmüş biçimidir. Diyaloglara sadece görev alırken rastlanır. Karşılaşılan yaratıklar pata küte öldürülür.

TPS (Third-Person Shooter)

Tps oyunlar Third-Person Shooter açılımıyla yani üçüncü şahıs bakış açısı oyunlarıdır. Bu oyun türüne ismini veren olay karakterinizi dışarıdan üçüncü bir şahısın bakış açısından görüyormuş gibi bir kamera açısıyla oynamanızdan kaynaklanmaktadır. Genellikle de bu kamera açısı arkadan karakterinize bakan bir açıda olur. Bu oyunun özelliği ise bir nevi film izliyormuş etkisi yaratmaktır. Zaten şimdilerde çoğu Tps oyun film senaryolarından uyarlanmaktadır. Bu oyunların tarzları genellikle aksiyon türüne dayanmaktadır. Tps oyunlarının belli başlı bir sınırlaması yada illa şöyle olur diyebileceğimiz bir özelliği yoktur. Onu diğer oyun türlerinden ayıran tek özellik kamera açısıdır. Bu tür oyunlara örnek verecek olursak eğer en popiler olanlarından biri tabikide GTA (Grand Theft Auto), çocukluğumda uykularımı kaçıran Resident evil serisi ve en büyük aşkım Tomb Raider Serisine örnek verebiliriz.

MOBA (Multiplayer Online Battle Arena)

Moba’nın açılımı Multiplayer Online Battle Arena yani çoklu oyunculu çevirim içi savaş alanı gibi birşey oluyor. Şahsen benim en sevdiğim ve en çok oynadığım oyun türüdür. Öncelikle MOBA bir strateji oyun türüdür yani diğer oyunlara nazaran sizin karar alma, dikkat ve kombinasyon becerilerinizin sınırlarını zorlar. Zaten MOBA oyunlarının bu denli sevilmesinin sebebi online oyun camiasının strateji ihtiyacını doyurmasıdır. Moba oyunlarının en büyük özelliği 3 koridor haritasıdır. Belli karakterlerle ve belli becerilerle oynanan bir oyun türüdür. Bu oyunlara örnek verecek olursak eğer tabiki ilk akla gelen Defence of the Ancients yani herkezin bildiği adıyla DOTA olacaktır. DOTA, MOBA oyun türünün atasıdır. Bundan sonra Tabiki herkezin bildiği League Of Legends bilinen adıyla LOL gelir. Ve son bir örnek olarak ta Heroes Of Newerth bilinen adıyla HON’ i örnek verebiliriz.

MMO-RPG Tarihi

Daha önceki paylaşımalrımda online oyun tarihinden biraz bahsetmiştik. Bildiğimiz gibi MMORPG oyunlarının ilk örneğini 1978 yılında MİT’ te geliştirilen MUD yani Multi User Dungeon oyunu olduğunu söylemiştik. Daha sonra Island Of Kesmai ve hemen ardından gelen HABİTAT betası eşliğinde CARİBE oyunu, MMORPG tarihinin ilk örnekleridir. Fakat bizim bildiğimiz MMORPG türü, 90’lara kadar henüz oluşamamıştı. Taki 1991 yılında Stormfront Studios, American On-Line servisi için Neverwinter Nights’ı geliştirene kadar.Piyasaya çıkan ilk grafik destekli MMORPG Neverwinter Nights’dır. Ve 2013 yılında bile Perfect World eşliğinde başarılı yeni serileriyle henüz gönüllerden düşmüş değil. Bir sonraki yıl John Randoff ve Angela Bull tarafından bir MUD olarak geliştirilen Legends of Future Past isimli bir oyun ortaya çıktı. En göze çarpan özelliği ise özel internet sağlayıcılarını kullanmayan ve ilk crafting sistemine sahip olan MMORPG olmasıydı. Ayrıca, tam zamanlı olarak çalışan ve maaş verilen GM’leri olan ilk oyundu.

Tabiki bütün bunlar olurken dünyada online oyunların populerliği ve piyasası yavaş yavaş oluşmaya başlıyor.İşte tam bu noktada birileri ortada ısınan sıcak paranın kokusunu almaya başlıyor. Kim mi o, tabiki Bill Gates sonunda o da sahalara adımını atıyor ve 1996 yılında pek te başarılı olamayan bir girişimle Sierra On-Line desteği ile Windows 95 için The Realm Online’ı üretiyor.Bu oyunun tarihteki özelliği ise İnternet üzerinden dağıtımı yapılan ilk mmorpg oyundur tabiki buda Bill Gates’in müthiş üstün zekasının bir ürünüdür.

Bundan tam 1 yıl sonra, büyük bir efsane doğuyor ve Ultima Online nihayet Oyun tarihinde kendini gösteriyor. 2 boyutlu ve izometrik bir kamera açısı olan Ultima Online, MMORPG türünü inanılmaz bir şekilde popülerleştirdi ve ondan önce gelen bütün oyunları geçerek 10,000 abone sayısına ulaştı.

MMORPG tarihini ele aldığımızda her ne kadar MUD gibi öncü oyunlar var olmuş olsada bu tarihini asıl şekillendiren 3 oyun vardır. Bunlar aynı zamanda tarihte ”The Big Three” diye adlandırılır.Peki hangi oyunlardır bunlar. Birincisi zaten söyledik Ultima online. Bir diğeri ise 1999 yılında Sony Online Entertainment tarafından geliştirilen EverQuest bunların ikicisidir. Peki neden EverQuest. EverQuest MMORPG tarihinde 3 boyutlu grafiklerin kullanıldığı ilk oyundur. EverQuest zaten bu yenilikci girişimiyle oyun camiasında büyük bir çığır açmıştır. Fakat tek yaptığı bu değildi. EverQuest aynı zamanda gerçek para ile oyun içerisinde alış veriş yapılabilen ilk oyundur. Sanırım bu öncü fikirden sonra Bill Gates’in zedelenen egosunun tamiri için 125 milyon dolara ev almasının (altındaki adayla birlikte) sebebi buydu. EverQuest aynı zamanda bağımlılık yapan dünyasından dolayı ki, rpg oyunlar için çok normal, ozamanlar büyük eleştiriler almıştı.

Evet büyük üçlümüzün son oyunu ise Turbine Entertainment Software tarafından geliştirilen ve Microsoft tarafından yayınlanan Asheron’s Call dur. Bu oyun Everquest’ten hemen 8 ay sonra piyasaya çıkmıştır. Bu oyunu özel kılan pek birşey yok aslında Everquest ile hemen hemen aynı yapıya sahip bir oyundu. Fakat EverQuest’ten hemen sonra çıkması,rekabetin çok olmadığı bir yerde onun popiler ve özel olmasına yetmişti. 

MMORPG tarihinden de yeterince bahsettik. Bu saydığımız 3 oyundan sonra çıkan bütün oyunlar bu öncüleri örnek alarak geliştirildi yada üretildi. Fakat işin garip yanı ise yakın zamanda çıkan bir çok MMORPG oyunu zamanla kitlelerini kaybederken bu bahsettiğimiz üç oyun ne kadar eski olursa olsunlar hala oynanmaktadır.

FPS Tarihi

Daha öncede online oyun tarihi başlığında altındaki konuda bahsettiğim gibi FPS oyun tarihinin ilk atası olan Steve Colley’in 1974’te yaratmış olduğu MazeWars adlı oyundu. Bundan tam 1 yıl sonra ise Jim Bowery tarafından geliştirilen Spasim (Uzay Smilasyonu) adında bir oyun çıkıyor bu oyun 32 kişiyle ve ağ paylaşımlı oynanabilen 3 boyutlu  bir oyundu. Fakat 3 boyut olayından kastım kafanızda güzel görseller belirmesin sakın, sadece siyah ve turuncu renklerden oluşan çizgisel görsellerden oluşan bir oyundu.

Spasim aslında bir oyun sayılmamakla birlikte 1992 yılına kadar olan bir çok geliştirmenin bir parçasıydı. Bu yıla kadar yapılan geliştirmeler ve emekler sonunda ilk meyvesini veriyor. Ve Karşınızda İd Softwarenin emekleriyle Wolfenstein 3D sahalarda yerini alıyor. Wolfenstein 3D Şuan bildiğimiz büyük bir zevkle oynadığımız fps oyunlarının ilk örneğidir ama atası diyemeyiz. Bu oyun her ne kadar 3 boyutlu gibi görünsede karşımıza çıkan düşmanlar hep 2 boyutluydu hiç bir zaman arkalarını göremezdiniz. Finalde ise iki adet mini gun’ıyla bizi karşılayan hitler’i öldürüyordunuz.

Bundan bir sonraki yıl İd software asıl bombayı patlatarak doom oyununu piyasaya sürüyor. Doom okadar çok beğenildiki Başta ABD olmak üzere tüm dünyada bir efsane haline geldi. Doomun asıl özelliği ise Floopy Disk formatıyla sürülmesinin yanısıra çoklu Oyuncu imkanı vermesiydi. Bu sayede 50.000.000 oyuncuya ulaştığı tahmin ediliyor.

Yıl 1998  Valve Software dünyada çok büyük bir yankı uyandırıyor ve büyük efsane -HalfLife- sonunda dünya tarihindeki yerini alıyor. HalfLife benim kişisel görüşüm şimdiye kadar çıkmış en güzel FPS oyundur. 1998 deki grafikleri bir yana dursun bilim kurgu senaryosuyla büyük bir efsane olmuştur. Hala da HalfLife üzerine bir FPS oyun tanımam. Yıllar sonrasında bile ilk serisini oynamaktan büyük zevk aldığım bu oyun devam serileriylede ilk başarısını aynen kazanmıştır. Bu da  Gabe Newell eşliğinde Valve çalışanlarının dehasıdır ve her şirketin harcı değildir. Zaten HalfLife 1998 yılının en iyi oyunu seçilmiştir benim kalbimde de hala öyle ”Dünyanın en iyi oyunu”. HalfLife Valve tarafından geliştirildikten sonra Sierra 19 Kasım 1998’de dağıtımına başlanmıştır. Valve ozamanlarda Quake motorunun geliştirilmiş bir versiyonu olan GoldSrc adlı grafik motorunu kullanmaktaydı. Fakat şimdilerde Source’nin geliştirilmiş modeli olan Source 2 grafik motorunu kullanmaktadır. HalfLife 1 ‘in konusu çok çok çok kısa bir özet geçersek eğer HalfLife oyununda oyuncular, Dr. Gordon Freeman adlı yeni mezun bir kuramsal fizikçiyi canlandırmaktadır. Oyun, yanlış giden bir ışınlanma deneyinin ardından Dr. Freeman’ın içinde bulunduğu yeraltı gizli araştırma tesisinden kaçışını konu alır. HalfLife 2 de ise G-Man tarafından halflife 1 in sonunda zamanda kıstırılmış olan Gordon Freeman’ın dünyayı combine istilasından kurtarmak için tekrar G-Man tarafından uyandırılmasıyla başlar.

TPS Tarihi

Aslında TPS Tarihinde Çokta anlatılacak birşey yok. Çünkü bu oyun türünün kökeni çok yakın bir tarihe dayanmaktadır. Bu türün ilk örneği ve atası biricik aşkım Tomb Raider’dır. Tomb Raider, Core Design tarafından geliştirilerek, Eidos Interactive tarafından 1996’da dağıtılan, bir video oyunuydu. Sega Saturn için tasarlanan oyun, kısa zaman içinde MS-DOS ve PlayStation platformları için uyarlanmıştı. Fakat Tomb Raider’da zamanının en sevilen ve yeni serileriylede bu zamana kadar kendini hiç unutturmamış, her yıl büyük keyifle oynadığım bir oyundur. Özellikle 2013 yılında çıkardığı son oyunu ile yıllarca süregelen Monotonluğundan sonunda sıyrılmış ve yeniden zirvedeki yerini almıştır. Tombraider’in konusu ise Lara Croft isimli, önemli araştırmalarda bulunan, İngiliz bir kadın arkeolog’un maceralarını konu almaktadır.

Tomb Raider ile aynı dönemde çıkan efsanelerden biri belkide psikolojimin bu denli bozuk olmasına sepep olan beni manyak eden oyun, Resident Evil serisi. Resident Evil  Japon yazılım firması Capcom’un video oyun serisidir. Japonya’da 22 Mart 1996’da Biohazard ismiyle çıkan seri, video oyunseverleri için Survival Horror türünün timsali sayılır. Resident evil serisinin ilk 3 oyunu gayet başarılı giderken. capcomun embesilliği üzerine oyunun üçüncü serisinden itibaren oyunu daha berbat nasıl yaparız, nasıl daha çok oyunun içine edebiliriz politikası yürütmüşlerdir. Ve bunu en son çıkan altıncı serisine kadar gayet güzel başarmışlardır. Oyunun üzerine atılmış en büyük kara leke ise filmleridir. Filmlerinin senaryosu oyundan uyarlanarak yapılmasına rağmen, oyunlarının filmleriyle uzaktan yakından alakası olmayışı ayrı bir komedidir zaten. Çok büyük bir Resident Evil fanı olarak söyleyebileceğim şeyler ilk 3 oyunla sınırlı olabilir sonraki oyunları Capcom’un para hırsının kurbanı oluyor. Eski serilerinde ise bu kadar sevilmesini sağlayan şeyler o tasarladıkları atmosfer, çalan müzikler, resimsel arka planlar ve oyunun o doğal kasveti Resident evil’ı özgün kılan şeylerdi. Özellikle oyunun senaryosundaki bulmacalar ve o çaresizlik hissi inanılmaz keyif veriyordu. Şimdilerde çıkan korku oyunlarından bile okadar keyif aldığım söylenemez.

Ve son olarak TPS türü hakkında bahsedebileceğimiz bir efsane var oda Grand Theft Auto efsanesi. Grand Theft Auto, resmi kısaltması ile GTA, oyun programcısı David Jones ve Mike Dailly, Dan ve Sam Houser kardeşler ile oyun tasarımcısı Zachary Clarke tarafından yaratılan video oyunu serisidir. İlk olarak Rockstar North (eski adıyla DMA Design) tarafından Birleşik Krallık’da geliştirilmiş ve Rockstar Games tarafından yayımlanmıştır. Serinin adı motorlu araç hırsızlığı anlamına gelen “grand theft auto” teriminden gelmektedir. Seride geçen hayali mekanlar Amerikan şehirlerinden esinlenilerek tasarlanmıştır. Oyunlar oyuncuların hikayede ilerleyebilmek için görev yapabildikleri, bununla birlikte aksiyon-macera, sürüş, rol yapma, gizlilik ve yarış elementlerini de içeren serbest dünya üzerine odaklanmıştır. Serinin konusu genellikle Amerikan kültürünün komedi ile eleştirisi olsa da yetişkinlere yönelik doğası ve şiddet teması ile tartışmalara neden olmuştur. Oyunların konusu suç dünyası içerisinde farklı nedenlerle yükselmeye çalışan farklı ana karakterlere odaklıdır. Yan karakterler genellikle ana karaktere ya da onun örgütüne ihanet eden veya ana karakterin ilerlemesini yavaşlatan karakterlerden oluşmaktadır. Rockstar North’un en büyük başarısıdır bu oyun.1997 Yılında çıkardığı 2 boyutlu oyunuyla zamanındaki oyun severlere çok keyifli dakikalar yaşatmıştır. Rockstar north Gta serisinin 3. oyununda 3 boyutlu bir dünya yaratarak çok daha geniş kitlelerin hayranlığını kazanmıştır. oyunun Vice City serisinde ise Rockstar zirveyi yakalamıştır.. Benimde en sevdiğim serisi budur. Şuanda Gta 5. serisini çıkarmış ve bu seride de gayet başarılı olmuştur.

Oyun Sektörü nerden nereye geldi

Bilgisayar teknolojisi hayatımıza girdiği günden bu yana oyun kavramı her zaman var oldu. Bilgisayar oyunları kavramıyla başlayan segment şimdi konsol oyunları, mobil oyunlar gibi kategorilere ayrıldı. Kategoriler zaman zaman gerileme veya ilerleme yaşasa da elde edilen gelir devamlı arttı.

Oyun sektörü büyüklüğü

Oyun endüstrisi analiz firması NPD Group 2011 yılı ikinci çeyrekte ABD çapında toplam tüketici harcamalarını gösteren raporunu yayınladı. Rapora göre ikinci çeyrekte oyun yazılımlarına mağazalarda harcanan para 1.44 milyar dolar. Oyun kiralama, oyun içi alışveriş, oyun indirme, sosyal ağ oyunları ve mobil oyunlar buna dahil edildiğinde 1.74 milyar dolar seviyesi elde ediliyor.

Tüketicilerin donanım, içerik ve aksesuar olarak harcadıkları toplam para ise 4.5 milyar dolar seviyesinde. Geçen yıl aynı döneme göre yüzde 1-2 arasında bir büyüme görülüyor.

NPD analisti Anita Frazier fiziksel perakende kanallarının endüstri satışlarında büyük bir hacme sahip olduğunu, mobil uygulama ve indirilebilir içeriğe tüketicilerin harcadığı miktarın da her geçen gün arttığını belirtti.

NPD firması ABD çapında nokta analizler yaparken 2012 yılından itibaren İngiltere, Fransa ve Almanya’da da oyun endüstrisinin nabzını tutmaya başlayacak.

Guitar Hero isimli oyun serisi, 2010-2015 yılları arasında en çok oynanan yapımlardandı. Günümüzdeyse çoktan unutulmuş durumda. Diğer taraftan 2012 yılının son çeyreği ile beraber oyun sektöründe büyük patlamalara şahit oluyoruz. Halo 4 ve Call of Duty Black Ops 2 gibi oyunların piyasaya çıkması ile yükseliş bir kez daha başlamış durumda. USA Today’den yapılan bir açıklamaya göre, oyun sektörünün yenilikleri 2013 yılında başlayan atak ile daha önce görülmemiş bir noktaya gelecek.

Oyun sektörün özellikle 90’lı yıllardan itibaren sürekli gelişen ve para üreten bir alan oldu. Günümüze kadar geçen sürede pek tabi mükemmel çıkış yaşanan anlar olduğu gibi, kimi zaman da büyük düşüşlere sahne oldu. Bakalım önümüzdeki yıllar oyun sektörü açısından nasıl geçecek.